“1000” Ali ya da 1000 “Alî” adamdan mı söz ediyoruz, ya da “Ali’nin oğlu” mu bu adam.. Biliyorsunuz “bin” “oğlu” demektir..

“Yıldırım”a gelince, Osmanlıca “Saika”. Bir de bizim “Yıldırım orduları Grubu” var biliyorsunuz..

Yıldırım’ın daha adaylığı açıklanmadan Diyarbakır’a gitmesi önemli bir mesajdı. Irak ve Suriye üzerinde ani, etkili ve hızlı bir operasyon başlarsa benim için sürpriz olmaz. Ve tabi, bu günlerde Türkiye’ye karşı bu bölgeden yeni saldırıların beklendiğini de hatırlatalım..

Bu arada; ABD’den ilginç mesajlar geliyor. ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi’nde düzenlenen “Suriye’deki Savaş: Krizi Hafifletmek İçin Sonraki Adım” oturumunda, ABD’nin son Şam Büyükelçisi Robert Ford, “ABD’nin desteklediği YPG’nin terör örgütü PKK ile kesinlikle bağının olduğunu” belirterek, “kuzeyde kendi devletlerini oluşturmak istediklerini” söyledi. Oturumda Cumhuriyetçilerin başkan aday adaylarından olan ve mart ayında yarıştan çekilen Florida Senatörü Marco Rubio, Suriye konusundaABD’nin PYD’ye verdiği desteği eleştirdi ve Türkiye ile PYD arasındaki anlaşmazlıkla ilgili, “Türkler şunu söylüyor: Suriye’nin kuzeyindeki kantonları bir araya getirmeye çalışan PYD, esas olarak PKK’dır. Buna mukabil ABD’nin de aralarında olduğu diğerleri ise YPG’nin kuzeyde birlikte çalışılabilecek ve IŞİD’e karşı etkinliği kanıtlanmış bir grup olduğunu savunuyor” dedi.

Artık birilerinin kafasına bazı gerçekler dank etmiş gözüküyor.. Ama dank etmeyenler de var. HRW gibi. BM’ye sunduğu raporda, Suriye’deki göçmenlere kapılarımızı kapattığımız ileri sürülerek suçlanıyoruz. Kendi gözlerindeki merteği görmüyorlar, bizim gözümüzde çöp arıyorlar.

Bu arada; meclisteki zorlu maraton sona erdi ve dokunulmazlıklar kaldırıldı.. Öyle anlaşılıyor ki, Demirtaş ve Kılıçdaroğlu’nu her hafta mahkeme koridorlarında göreceğiz.. Dosya rekoru onlarda. Bugün dışarıda kurdukları ittifakı bakarsınız, içeride koğuş arkadaşlığı ile sürdürürler..

Eğer savcılığa davet edilir ve gitmezlerse tutuklama kararı da çıkartılabilir. Bakarsınız parti, meclis kapısı ya da yurt dışına çıkarken gözaltına alınmışlar.. Asıl haber bundan sonra yaşanacaklarla ilgili.

Meclis Salı günü toplanacak. Pazar günü AK Parti kongresi var. Ardından nefes nefese bir süreç yaşanacak. Dokunulmazlık kararı onaylanacak, Başbakanlık için görevlendirme yapılacak. Bu arada; MHP kongresi ile ilgili Anayasa Mahkemesi kararı tartışılacak. CHP ve MHP’nin gündemi herhalde dokunulmazlıklar olacak.. Cumhurbaşkanının imzasının ardından herhalde Pazartesi karar resmi gazetede yayınlanır. Ardından savcılıklar harekete geçer herhalde.. Ramazanla birlikte onlarca milletvekili hakkında yüzlerce dosya ile ilgili davetiyeler gönderilir.. Ardından iddianameler hazırlanır. Mahkemeler iddianameleri inceler ve sonra da hukuki süreç başlar..

Tekemmül ederek TBMM’ye gönderilen dosya sayısı 16 Mart 2016 itibariyle, 112 vekille ilgili 506.

Rekor HDP’de, 41 milletvekili hakkında 278 dosya var. Selahattin Demirtaşhakkında 57, HDP’li Pervin Buldan hakkında 46 fezleke var.

CHP’li 33 milletvekili hakkında 116 dosya bulunuyor. CHP’de rekor 37 dosya ile Kemal Kılıçdaroğlu’nda.

AK Parti’de 22 milletvekili hakkında 41 fezleke var. Şamil Tayyar, 10 fezleke ile en önde.

MHP’li 6 milletvekili ile ilgili 14 fezleke var. Rekor genel başkan Devlet Bahçeli’de 5 dosya ile. 

Hakkında dosya bulunan milletvekili sayısı bakımından HDP 1., CHP 2., AK Parti 3., MHP 4.

Milletvekili sayısı ile hakkında fezleke bulunanların sayısını orantıladığımızda ise rekor yine HDP de. 2. sırada yine CHP var. O zamanMHP 3. sıraya yükseliyor. Bu sıra dosya sayısı için de geçerli.. En çok suçlanan AK Parti idi, bu gerçekler karşısında en masumu AK Parti oluyor.

Tabi ki, her dosyadan bir mahkumiyet çıkacak değil. Ancak bu işten en çok zarar görecek partilerin başında HDP’nin geleceği ve hemen onun arkasından CHP’nin bu işten ciddi şekilde yara alacağını söylemek kehanet olmayacaktır.

1 yıldan daha fazla mahkumiyet aldıklarında milletvekillikleri düşecek. Ve tabi Mecliste bir grup oluşturacak kadar sandalye boşaldığında ise ara seçime gidilecek.. Bakarsınız bu durumda ara seçim Anayasa referandumu ile birlikte yapılır.

112 milletvekilinden % 50’si mahkum olsa. 56 milletvekilinin vekilliği düşer.. Bu durumda, bir ara seçimde bu milletvekillerinin en az 40 tanesiAK Parti’ye gider..

Hatta, dokunulmazlıkların kaldırılmasından sonra savcılık soruşturmalarının sayısında da ciddi bir artış olabilir.. Dokunulmazlık zırhı, dava açma konusunda ciddi bir bariyer oluşturuyordu.. Özellikle bazı milletvekilleri hakkında bundan sonra rekor sayıda suç duyurusu olabilir ve dava açılabilir.. Zaten daha şimdiden mevcut durumda bile bazı parti liderleri her hafta mahkemelerde kendini savunmak zorunda kalabilir..

Binali Yıldırım’ı içeride ve dışarıda zorlu bir süreç bekliyor..

Selam ve dua ile..

yeniakit