27 Nisanda verilen  e-muhtıranın üçüncü yılındayız. Darbe kafalıların hezimetle sonuçlanan son hamlesiydi, son ümitleriydi bu. Bir paçavra gibi buruşturulup gerisin geri yüzlerine fırlatıldı.

Aslında sadece yüzlerine fırlatılmakla kalınmamalıydı, darbe yapmaktan, halkın iradesini engellemekten, seçilmiş iktidarı yıkmaya teşebbüsten der dest edilmelilerdi.

Neyse, buna da şükür. Çünkü daha önce bu kadarı da yapılamamıştı.

Mevcud hükümetin bu konudaki dik duruşunu, bu duruşu bugün de sürdürüyor oluşunu görmemezlikten gelmek nankörlük olur.

Elbette bu konuda başka şeyler de zikredilebilir; halkın bilinçlenmesi, dünyada askeri darbeler döneminin sona eriyor olması, ekonomik şartların askeri yönetimlere tahammül gösteremez durumda olması vs.

Sizin anlayacağınız, Rabbim Nisan ayına son yıllarda bereketler verdi.

Sadece Kutlu Doğum ve Peygamber Sevdalılarının etkinlikleriyle değil, aynı zamanda bir muhtıranın duvara toslamasıyla, hezimete uğramasıyla, muhtıralar döneminin sona ermiş olmasıyla da Müslümanlar için bir zafer ayı olarak hatırlanacaktır.

Şanlıurfa"ya gelince"

27 Nisan e-Muhtırasını veren Genelkurmay, kendisine afiş olarak, kapak resmi olarak Şanlıurfa"daki Peygamber Sevdalı çocuklarımızı seçmişti..

Şanlıurfa kapalı spor salonunda düzenlenen ve benim de konuşmacı olduğum etkinlikten sadece beş gün sonra verilmişti bu muhtıra.

Muhtıracılar bu afiş seçiminde de duvara toslamıştı, hem de çok sert bir şekilde. İlk öğrenim çağındaki bu kız çocuklarının tesettüre bürünmelerine tahammül göstermemesi, hele bu resmin altına "Bu saatte yatmış olmalardı" zırvası büyük bir kesimi güldürdü, öfkelendirdi.

Halkımızın İslam"a yönelişini hızlandırdı.

Özellikle Şanlıurfa"da bunu net bir şekilde görebilirsiniz. Muhtıradan sonraki yıllarda düzenlenen bütün etkinliklere katılmaya çalıştım ve elhamdülillah bu hızlı yükselişi bizzat müşahede ettim.

Bu günden sonra Şanlıurfa"da gerek Rasûlullah (s.a.v) Efendimiz adına, gerek Hz. İbrahim Aleyhisselam adına düzenlenecek proğramlar kesinlikle meydanlarda veya stadyumda gerçekleşmelidir, aksi takdirde büyük izdihamlar yaşanacak, halk bunu kabullenmeyecektir.

Son olarak 15 Nisan"da düzenlenen etkinlikte binlerce insan salonun bitişiğindeki açık alanlara taşmış, binlercesi caddeleri doldurmuş ve binlercesi de maalesef evlerine geri dönmek zorunda kalmıştır. Üstelik bir tatil günü değil, Perşembe akşamı olduğu halde.

Müslüman halka yapılmış bir zulümdür bu.

Demek istiyoruz ki, başta Hz. İbrahim Aleyhisselam olmak üzere bir çok peygamberin şehri olan Şanlıurfa, müslümanca dirilişin başladığı bu coğrafyada Diyarbakır"dan, Batman"dan hiç de geri olmadığını gösterecektir bundan sonraki günlerde.

Haydin Batman"a!

Bu hafta sonu inşallah Batman"dayız. 25 Nisan Pazar Günü Peygamber Sevdalılarının düzenlediği Mevlüd etkinliğine davet ediyoruz sizleri!

Unutulmamalıdır ki tarih Batman"ı, bu coğrafyadaki müslümanca dirilişin temellerinin atıldığı, Peygamber Sevdasının mayalandığı yer olarak kaydedecektir.

Geçen yıllarda olduğu gibi, 25 Nisanda insanımız bu gerçeğe bir daha şahitlik edecektir.

Varsın medya görmemezlikten gelsin, hatta müslüman medya olarak bildiklerimiz ısrarla görmemezlikten gelsin.

Siz Batman"daki yüzbinlerinin gözlerinin içine içine bakın, hem de iyi bakın, çok şeyler göreceksiniz yarınlara dair.

doğruhabergazetesi