Mehmet GÖKTAŞ

Mehmet GÖKTAŞ

Arabistan Suud'dan kurtarılmalıdır

Hem Suud hanedanından, hem de Vehhabilikten kurtarılmalıdır. Zaten ikisi birlikte var olagelmiştir. Birisinden kurtulduğunda otomatikman ötekisinden de kurtulmuş olacaktır. Arabistan sadece Arabistan olarak kalmalıdır. Bundan iki yüz yıl öncesi gibi.

Dünya kuruldu kurulalı çok hanedan görmüştür fakat Suud gibi bir hanedanı görmemiştir. Damızlık gibi çoğalarak ülkenin en önemli bütün köşelerine Suud soyundan, sülalesinden olanlar çöreklenmiştir.

İslam Dininin ve İslam ümmetinin gün yüzüne çıkıp selamete erebilmesi için özellikle Mekke ve Medine'nin Suud sülalesinden ve Vehhabilerden kesin olarak kurtarılması gerekir.

Aslında Mekke ve Medine insanı hiç bir zaman tam olarak Vehhabi olmamıştır. Suudiler Necid çölünde mayalanmış, gelişmiş ve dayatmayla Hicaz bölgesine de tahakküm etmiştir.

Necid'de ortaya çıkan Vehhabiler çöldeki vahşi yaşantılarından hiç bir şeyi değiştirmemiş, sadece eşkıyalığının adını cihad, yağma ve çapulculukla elde ettiklerinin adını ganimet, ırzlarına musallat oldukları bayanların adını cariye koymuşlardır. Tabii bunun için de savaş açıp katlettikleri bütün Müslümanların adını da kâfir, müşrik koymuşlardır.

O günden bugüne hiç bir kâfir devletle savaşmamış, bugüne kadar bid'atlarla mücadele adına sadece Müslümanların kanını dökmüş ve dökmeye devam etmektedir. Şu kadar ki batılı efendilerinden bir şey öğrendiler; savaşı kendi sınırlarının dışında yapmaktalar, işlerine geldiğinde üslenmekte, gelmediğinde hiç sahiplenmemekte.

Bütün bir dünya ve özellikle Müslümanlar çok iyi bilmektedir ki Amerika'yı yeniden diriltircesine yüz milyarlarca dolar ödeyerek satın aldığı bunca silahtan bir tek mermi kâfirlere sıkılmayacaktır. Hepsini de tekfir ettiği Müslümanlara yönelik kullanacaktır. Yani var olduğu günden bu yana yaptığı gibi.

Tekrar ediyorum; son iki asırdan bu yana bu ümmetin başına gelmiş en büyük bela Suud hanedanı ve onunla paralel durumdaki Vehhabiliktir.

Bugün Mescid'i Aksa'nın işgalcisi terör rejimiyle beraber olmuş Müslümanları terörist ilan etmiş bir de utanmadan kendi kendisini Hadimü'l Harameyn ilan etmiştir. Hainü'l Harameyndir aslında.

Diyeceksiniz ki bu kadar zengin ve sırtını dünyanın süper güçlerine dayayan bu hainlere ne yapılabilir, nasıl devrilmesinden bahsedilebilir?

Her kemalin bir de zevali vardır. Trump'a ve israile sırtını dayayarak İslam ümmetine yaptığı son büyük ihanet Allah'ın izniyle sonunun başlangıcı olacaktır. İslam ümmeti Suud sülalesini ve Vehhabileri hiç bu kadar suçüstü yakalamamıştır.

Günümüz dünya Müslümanlarının yüz akı konumundaki kişi ve kuruluşları terörist ilan etmenin, daha da önemlisi Müslümanları Mescid-i Haram'a sokmamanın bir bedeli olması gerekmez mi?

Bu arada sırtını dayadığı Trump'ın, hatta israil'in ömrünün de uzun olduğunu sanmıyorum.

Rabbimizden niyazımız def olup gittiklerine dünya gözüyle şahitlik etmeyi bizlere lutfeylesin.

doğruhaber

Bu yazı toplam 1973 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar