Bunca dua, bunca kurtuluş ve zafer temennilerine rağmen bir bayrama daha mahzun giriyoruz. Bunca birlik ve vahdet temennilerimize rağmen ümmet olarak paramparça bir Ramazan bayramını daha idrak ediyoruz.

İletişimin hızlandığı günümüz dünyasında gsm şirketlerinin de teşvikiyle birbirlerimizi mesaj yağmuruna tutuyoruz. Bu şirketler mübarek günleri ve geceleri bizden önce dört gözle bekliyorlar galiba.

Camilerde, ekranlarda, iftar ve benzer programlarda dua ve temenniler zirve yapmış durumda. Ayrıca her bir fert olarak bu dua ve temennileri kendi kendimize de yapıyoruzdur.

Buna rağmen ümmet olarak bizi karamsarlığa itecek o kadar çok görüntü var ki. Adeta bütün cephelerimiz çökmüş, herbirinden yeni hezimet haberleri geliyor gibi.

Görünürdeki bütün yollarımız bir bir tıkanmış, yöneldiğimiz bütün kapılar yüzümüze kapanmış gibi.

Ramazanlarımızın, bayramlarımızın mübarek günlerimizin ve gecelerimizin Müslümanlara hayırlar getirmesi için yaptığımız bütün dualar ve yakarışlarımız karşılık bulmuyor sanki.

Türkiye'nin beklemediğimiz bir anda böylesine kuşatılmışlığı, içerden ve dışardan başına bu kadar belanın sarıldığı günlerden geçiyoruz.

Amerika ve batı emperyalizminin Hamas ve İhvan'ı terörist ilan edip Katar'ı ablukaya almasının ardında yeryüzünde zulme direnen bütün Müslümanların ve Türkiye'nin hedefte olduğunu anlamayan var mıdır?

Şu anda emperyalist dünyanın hangisinin savaş uçakları ümmetin üzerinde uçmuyor?

Suriye, Irak ve körfezdeki Arap krallıklarında ne kadar ABD üssü ve ne kadar askerinin olduğunu biliyor muyuz?

Ümmet haritasının orta yerindeki deniz ve körfezlerde ABD”nin ne kadar savaş gemisinin, uçak gemisinin olduğunu biliyor muyuz?

 Ve bu arada Rusya'nın bu konuda ABD ile yarıştığı da gözümüzün önünde.

Yani felaket üstüne felaketler yaşıyoruz.

Ve bu arada Allah'tan zafer ve kurtuluş temennilerimiz şu günlerimizde olduğu gibi dilimizden hiç eksik olmuyor.

Karamsar değilim, ümit ve heyecanla dolu birisiyim. Fakat insan ister istemez bunları düşünüyor.

Nerede hata yapıyoruz, bulup çıkarmalıyız, düzeltmeliyiz kendimizi.

Bir de sabretmeliyiz. Eğer yüreğimizde iman ve heyecan varsa Allah (cc) bizlere güzel günler gösterecektir. Biz yine dua ve temennilerimize devam edeceğiz.

Mübarek olsun Ramazan bayramı, Rabbim ölmeden önce ümmetin dirilişini, vahdetini görmemizi lütfeylesin.

doğruhaber