Hasan Karakaya
Gamze ve Zeynep’lere rezidanslar... Mehtap’ların evine hacizler!
Bunların ipiyle kuyuya inilmez...
İnmeye kalksan;
Ömür boyu kuyunun dibinde kalır, bir daha güneş yüzü göremezsin!..
Çünkü “tutarlı” değiller!..
Çünkü “dürüst” değiller!..
Çünkü; “tuttukları ip çürük!”
Hiçbir “değer”leri yok!..
Hiçbir “ölçü”leri yok!..
“Omurga”ları yok; dik duramıyorlar!..
“Ahlâk” desen, hiç arama!..
“Paralel Medya”dan, “Paralel’in paralelinde” yayınlar yapan “Aydın Doğan Medyası”ndan, onların “Taraf”tarlarından, “tetikçi”lerinden ve“Sözcü”lerinden söz ediyoruz!..
HİÇ BİRİNDE TIK YOK!
Malûm, iki haftadır “TMMOB Dikta-törlüğü”nden, bu kurumun “harç adı altında aldığı haraç”lardan, kurumdaki “dik-tatörlük”ten ve “60 yıldır hesap vermeye yanaşmadıklarından” söz ediyoruz!..
Bunlarda, “tık” yok!..
l Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki “iftar masası”nın, “242 bin lira” değil, “4 bin 600 lira değerinde sunta bir masa” olduğunu “fotoğrafları ve belgeleri” ile gözler önüne serip; “Bu yapılanlar kahpelik” diyoruz;
“Tık yok!”
l “Gezi kalkışmasının mimarı” ve “terör destekçisi” TMMOB’a seslenip;“Aidatlar DHKP-C’ye mi gidiyor?” diye soruyoruz;
“Tek satır cevap yok!”
l TMMOB “sözde umuma açık basın toplantısı” düzenliyor, ne var ki, “Akit muhabirleri”ni içeri almıyorlar ve biz de “Örgüt içeri, Akit dışarı” diye başlık atıyoruz ama bir yerlerini yırtarcasına “medya özgürlüğü” diye höyküren ve “sansür”e karşı çıkan gazetelerde “tık” yok!..
lTMMOB’un “kimseye hesap vermediğini” dile getiriyor ve “TMMOB dik-tatörlüğü”nü gözler önüne seriyoruz ama;
Tayyip Erdoğan’a gelince “diktatör” diyenler, sıra TMMOB’a gelince, her nedense dilleri bir yerlerine kaçıyor!..
“Ne ses var, ne nefes!”
l “Aidat ödeyen yüzbinlerce TMMOB üyesinin feryadı”nı dile getiriyor, “1 katrilyonun hesabını verin!.. O aidatlarla nice Saray’lar yapılır!.. TMMOB, 60 yıldır niye denetlenmiyor?” diye soruyoruz;
“Tek satır cevap yok!”
Gündemlerine bile almıyorlar!..
REZİDANS SKANDALI!
lHaber Müdürümüz Kenan Kıran, son yılların en büyük “gazetecilik olayı”na imza atıp; “Rezidans kepazeliği”ni ortaya çıkarıyor ama;“Yolsuzluk!.. Rüşvet!.. Çevre!.. Kayırmacılık!.. Lüks!.. Şatafat!.. İsraf!”diyerek bir yerlerini yırtan ve AK Parti iktidarına karşı “algı operasyonu”yürüten medyada tek satır haber yok!..
Meclis’teki yemin töreninde “ezilenlerin yanındayız” sloganı atıp, havuzlu villa ve lüks dairelerde yaşadığı tespit edilen CHP’li Gamze Akkuş İlgezdi’nin 3’ü rezidans olmak üzere 16 lüks dairesinin bulunduğunubelgeleyip; nasıl “Rezidans Kraliçesi” olduğunu gözler önüne seriyoruz ama; “3 yazar hariç” ne Paralel Medya’da, ne Aydın Doğan medyası ve“Tetikçi Taraf”tarlarında “tık” yok!..
Hani siz “yolsuzluk” konusunda hassastınız?.. Hani siz “rüşvet” konusunda duyarlıydınız?.. Hani siz “tüyü bitmemiş yetimlerin hakkı”na sahip çıkardınız?.. Hani siz, “haram lokma” yememiştiniz?.. Hani siz, ananızdan“helâl süt” emmiştiniz?..
Hepsi hikâye, hepsi yalan!..
İşte Akit’in haberleri:
29 Haziran Pazartesi gününden beri bağırıyor ve hemen her gün diyoruz ki;
l “Ezilene bak!”
l “Rezidansa kan sıçradı!”
l “Bu da Zeynep’in rezidansı!”
l “Rezidans kraliçesi!”
Bu haberler, Ataşehir’de bir “lâğım” olduğunu gözler önüne seriyordu...
Öyle bir “lâğım” ki;
“CHP’nin kara sicili”ndeki “İSKİ Skan-dalı” kadar büyük bir lağımdı ve patlamıştı!..
Ama Paralel medya da, Aydın Doğan medyası ve onların “Tetikçi Taraf”tarları da, “burun”larını “mandal”lamış, “pamuk”la tıkamış ve bu“lağım kokusu”nu duymak istemiyorlardı!..
Her zamanki gibi, yine “Benim teröristim iyidir” mantığı ile hareket etmişler, bu süreçte; “Bizim belediye başkanımız, bizim milletvekilimiz iyidir” kuralını işletmişlerdi!..
Bütün Türkiye “Akit’in haberleri”ni konuşuyorken, onlar; “Görmedim!.. Duymadım!.. Bilmiyorum!” diyerek “3 maymunları” oynuyorlardı!..
“İlaçlık olsun” tek satır yazı yazsanız, tek sütun haber verseniz ya!..
Vermediler!..
Çünkü onlar için;
“Ancak AK Partili biri yolsuzluk yaparsa haber”dir!.. CHP’li Belediye Başkanı, onun CHP’li milletvekili eşi ve CHP Genel Başkanı’nın kızı malı götürmüş, rezidans üzerine rezidans, yalı üzerine yalı, villa üzerine villa almış, bunların “haber değeri yok”tur!..
Hiç sormadılar;
Gamze Akkuş İlgezdi denilen kadın; “Battal İlgezdi’nin eşi olmadan önce”,acaba nerelerde oturuyordu?..
lBu kadın; “Kâğıthane’deki bir gecekonduda oturuyor” iken, nasıl“trilyonlarca değerindeki rezidanslarda oturmaya” başladı?..
Biz bunları sorduk,
Ama onlarda “tık” yok!..
Hani, “oruç” tutsalar; “dilleri-damakları kurumuş” diyeceğiz, ama bunlarda“oruç” da yok!..
YAZARIMIZIN EVİNE HACİZ!
CHP Genel Başkanı’nın kızı, Zeynep, CHP’li Ataşehir Belediye Başkanı’nın eşi, Gamze, “rezidans”larda, “villa”larda otururken, yazarımız Mehtap Yılmaz’ın oturduğu “tek daire”sine “haciz” geldi, “huu, duydunuz mu?”dedik; yine duymadılar, yine görmediler, yine tek söz söylemediler!..
“Tık yok!”
“Çıt yok!”
10 Temmuz Cuma günü, 1. sayfamızda, bu “haciz”in haberini verdik...
Dedik ki;
l “Paralel Yapı’nın lideri olduğu suçlamasıyla yakalama kararı bulunan Fetullah Gülen aleyhindeki yazıları sebebiyle hakkında tazminat davası açılan gazetemiz yazarı Mehtap Yılmaz’ın tek dairesine, Gülen’in avukatı Nurullah Albayrak haciz koydurdu.”
Haberimizin ayrıntısı şöyleydi:
l “Meşru hükûmeti devirmeye teşebbüs suçundan hakkında yakalama kararı çıkarılan Pensilvanya mûkimi Fetullah Gülen aleyhindeki yazıları sebebiyle hakkında tazminat davası açılan gazetemiz yazarı Mehtap Yılmaz’ın sahip olduğu tek dairesine haciz konuldu.
Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde Fetullah Gülen’in açtığı davada, yazarımız Mehtap Yılmaz 5 bin TL manevi tazminat ödemeye mahkum edilmiş, karar, yazarımızın avukatı Ali Pacci tarafından temyiz edilmişti.
Faiz ve masrafları ile birlikte 8.400 TL’ye baliğ olan borç için Ankara 9. İcra Müdürlüğü’nde icra takibine geçen Fetullah Gülen’in avukatı Nurullah Albayrak, yazarımızın tek evi olan dairesine, satılması amacıyla haciz koydurdu.”
HEYY NEREDESİNİZ?
Şu hâle bakın;
Birileri “rezidans”larda, “yalı”larda ve “villa”larda oturuyor ama yazarımızMehtap Yılmaz’ın oturduğu “bir tek daire”sine “haciz” konuluyor, üstelik bir an önce satılması için “icra takibi” yapılıyor!..
lHeyy, neredesiniz;
“Basına sansür var” diye bir yerlerini yırtan ve “elin gâvurlarına rapor yazdırıp, yayınlatan”lar?..
lHeey, neredesiniz;
“Medya özgür değil” diyerek ortalığı velveleye verenler?..
Bu mu sizin “sansür” hassasiyetiniz?.. Bu mu sizin “özgürlük”duyarlılığınız?.. Bu mu sizin “demokrasi ve hukuk”tan anladığınız?..
Hani nerede;
“Fikir hürriyeti” edebiyatınız?..
Bir “solcu yazar” yargılandığında, “üyelerinin cep telefonlarına mesajlar”atıp; “Arkadaşımızı yalnız bırakmayalım!.. Onunla dayanışma içinde olalım!” diyen Türkiye Gazeteciler Cemiyeti nerede?.. İllegal Basın Konseyi nerede?..
Yahu;
“Bir tek satır açıklama” bari yapın!..
Hiç olmazsa, kınayın!..
Ama;
Yok!.. Yok!.. Yok!..
DİLLERİNİZ NEREYE KAÇTI?
Bir yazarın, hem de “yazı”sından dolayı “ceza” veriliyor, “evine haciz”konuluyor, dahası “icra takibi” yapılıyor ama, “fikir özgürlüğü”nden dem vuran “kalem fahişeleri”nden ne ses var, ne nefes!..
“Tık yok!”
Ağızlarından tek kelime çıkmadı!.. Dilleri bir yerlerine kaçmış olmalı ki, tek kelime konuşmadılar!..
Bu “çifte standart”larını, bu “ikiyüz-lülük”lerini ve hatta bu“yüzsüzlük”lerini yüzlerine vurunca da, bizi “rövanşist duygular”beslemekle itham ediyorlar!..
Peki, sizin yaptığınız ne?..
Niye ses vermiyorsunuz?.. Niye “rezidans avukatlığı”na soyunuyor,“yolsuzluk ve rüşvet iddiaları”nın üzerine niye gitmiyorsunuz?..
Sizi gidi “ikiyüzlü”ler sizi!..
Sizi gidi “yüzsüz”ler sizi!..
Size hâlâ itibar edenlere, sizi hâlâ adam yerine koyanlara yazıklar olsun!..
Selâm ve saygılarımızla!
yeniakit