Hakan Albayrak
Gelenleri pişman etmeyelim
4'ü çocuk 9'u kadın 26 kişilik sivil bir grup, Irak Kürdistanı'ndaki Mahmur kampından çıkıp Habur Sınır Kapısı'na doğru hareket ediyor" Yıllar önce Türkiye'den göç etmek mecburiyetinde kalan (veya kendilerini buna mecbur hissetmiş olan) Kürt kardeşlerimiz" Bir araç konvoyuyla memleketlerine geri dönüyorlar" Yolda onlara dağdan inen 8 PKK'lı da katılacak" PKK'lılar daha katılmadan kaza geçiriyorlar" 1 kişi ölüyor, birçok kişi yaralanıyor" Çok itibarlı bir internet haber sitemizin manşeti: "Teslim olacak teröristler kaza geçirdi". İlgili haberden kaza geçirenlerin sivil olduğu anlaşılıyor, ama başlık böyle işte. Bir okuyucu isyan ediyor ve haberin altına şu notu düşüyor: "Herkese terörist demekten bıkın artık! Teslim olacak teröristler kaza yaptı diye başlık atmışsınız. Altta, gelenlerin 9'u kadın ve 4'ü çocuk diyorsunuz. Bunlara nasıl terörist dersiniz? Kürtler bu zihniyetler yüzünden dağlara çıkıp devletiyle çarpışıyor. Sizden ricamız böyle ayırıcı, bölücü, Kürtleri rencide edecek başlıklar atmamanız. Ayıp yani. Adamlar devletlerine gelmek istiyor yolda kaza geçirmişler. Üzüleceğinize attığınız başlığa bakın. Bunu dile getirdiğimiz zaman da bize bölücü, terörist vs diyorsunuz. Olmuyor böyle." Gerçekten olmuyor böyle. "Dağdan iniyorum, teslim oluyorum" diyen PKK'lıyı bile terörist diye anmamak lazım. Hatta, bu barış sürecinde, dağdaki PKK'lılar hakkında konuşurken/yazarken bile daha dikkatli bir dil kullanmak lazım. Barış istemiyor muyuz? Yeni bir sayfa açmak istemiyor muyuz? İstiyorsak, bunu belli edelim. Gelenleri geldiklerine pişman etmeyelim. Gelmeyi düşünenleri gelmekten vazgeçirmeyelim. Bugünlerde Türkiye yine büyük bir imtihandan geçiyor. Bu imtihanı hep beraber başarıyla verebilirsek, dağlarda güller açacak inşaallah. Mahmur kampından gelen vatandaşlarımıza ve barışa bir şans tanımak için dağdan inip teslim olma ferasetini, basiretini, cesaretini gösteren PKK'lılara "Hoş geldiniz" diyorum. Yakınlarının, akrabalarının gözü aydın.