Ahmet Taşgetiren

Ahmet Taşgetiren

Hayatı Ciddiye Almak

Hayatımız… 

Verili bir süre. Kendimiz seçmediğimiz, ne kadar olduğunu bilmediğimiz bir yaşama dönemi.  

Belli ki “Veren”in bir iradesi, beklentisi var.   

“O, ölümü ve hayatı, hanginiz daha güzel bir davranış ortaya koyacak, onu sınamak için yaratandır.” (Mülk suresi, 2) 

İstesek de istemesek de ilk nefes aldığımız andan itibaren “Son nefes”e doğru yol alıyoruz.  

Onu veren, belli ki sonunda nasıl bir “Hayat kalitesi” gerçekleştirebildiğimize bakacak.  

Onun için “Sayılı nefesler”in içini, önce “Doldurma” bilincinde olmak, sonra da “Güzel” notu verilecek nitelikte doldurmak lazım.  

Aslında hayat kalitemiz yakından uzağa hayatı paylaştığımız dünyalılar için de anlamlı. Ama anlamının en hayati biçimde not edileceği yer, hayatı bize “Veren Kudret”in nezdinde.  

Hayatımız kaydediliyor, bunu bilmeliyiz. Bir tür “Kudret gözü” var, her varlığın her eylemini gören, kaydeden… Ya da sırf sizin için görevlendirilmiş “kaydediciler” var. Göremesek de, bilelim bunu.  

Buna “Hayat kitabı” ya da “Hayat filmi” diyelim. Bir gün bu kitap veya film için “Oku – Seyret” denecek.  

Onu gönül huzuru, içimizi sevinçle dolduracak nitelikte yazdırmak, kaydettirmek lazım.  

Hayatı ıskalamamalıyız.  

Hayatı boş vermemeliyiz. 

Hayatı kendi ellerimizle öldürmemeliyiz. 

Hayatın her anına anlam yüklemeliyiz. 

Hayatı bilinçli yaşamalı, her ana bilinç yüklemeli, her anı yaşamalıyız. 

Hayatı diri yaşamalıyız.   

“Allah ve Rasulü sizi, sizi diri kılacak bir hayata çağırdığında o çağrıya uyun.” (Enfal suresi, 24)   

Bize “Hayatı veren” belli ki bizi önemsiyor. En azından bunu bilelim hayatı yaşarken… Hatta bize “En güzel yaratılış” koduna “Mükerremlik” diye nitelenen “ideal bir karakter” koduna ulaşabilme potansiyeli lütfedecek kadar önemsiyor.  Bunun içini doldurmak var hayat sınavında. En azından “Hayatımızı ciddiye almak” dediğimizde yola buradan çıkabiliriz.  

Ciddiye alınmamış bir hayata ise ne bu dünyada kıymet verilir, ne de ebediyet aleminde… 

Ne demiş Şeyh Galib: “Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen. Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen. – Kendine hoşça bak, zira sen alemin özüsün. Kainatın göz bebeği olan Ademsin.” 

Bu yazı toplam 754 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar