Amerikan Başkanları arasında her tip karakteri görmüştük de, pervâsızlık ve saldırganlıkta bu kadar olanını görmemiştik! Cemâl Kaşıkçı Cinayeti’yle ilgili son açıklaması -zâten bilinen- bu özelliklerini bir kez daha açığa çıkardı ve o korkunç cinayeti işleyenlerden daha seviyeli bir durumda olmadığını, basit bir ‘güce tapar’ ve materyalist olduğunu ortaya koydu. USA istihbarat birimlerince de Kaşıkçı Cinayeti’nin arkasındaki isim olarak suçlanan Suûdî Veliahdi M. bin Selman’a, Trump sonunda ‘Bu trajik olay hakkında belki bilgisi vardı, belki de yoktu.. Belki de Mr. Kaşıkçı’nın öldürülmesini çevreleyen tüm gerçekleri bilemeyeceğiz. Ama, Suûdî Arabistan Krallığı ile ilişkilerimiz her halûkarda sürecek’ diyerek sahip çıktı. *** Trump, Suûdî rejiminin İran karşısındaki konumundan ve ABD’de yapacakları ‘450 milyar dolarlık’ yatırımlardan bahsedip, ayrıca Suûdî temsilcilerinin, Kaşıkçı’yla ilgili olarak ‘devlet düşmanı’ ve ‘Müslüman Kardeşler’ üyesi olduğunu söylediklerini aktarmayı da ihmal etmiyor. Halbuki, aynı Trump’ın,Kaşıkçı’nın öldürülme sahnesine ait olduğu söylenen sesleri, ‘Korkunç.. Dinlemek istemiyorum..’ diye çok hassas bir insanî bir tavır sergileyişinin üzerinden sadece 3 gün geçmişti. Artık ‘Suûdî’lerle sarsılmaz partnerliğimiz ve silah anlaşmalarımız da devam edecek.. 100 milyarlarca dolardan vazgeçmeyeceğiz’ diyordu. Bu da yetmedi ki, Trump, sosyal medya hesabından dün yaptığı son paylaşımda, ‘Petrol fiyatlarındaki düşüşü sağladığı için, ‘Teşekkürler Suûdî..’ Bu, hem USA, hem dünya için büyük bir vergi indirimi gibi ve harika! (Kısa süre önce Texas petrolünün varili 82 dolardı, şimdi 54 dolar..)Tadını çıkarın’ diyordu. Evet, Suûdî rejiminin gösterdiği 450 milyar dolarlık ‘rüşvet’ ve devamı karşısında durulur mu? Bunun için ‘Amerika’nın menfaatleri her şeyin önünde gelir.. USA Başkanı olarak, çok tehlikeli bir dünyada, Amerika’nın ulusal çıkarlarını gözetmek kararındayım’ diyor. *** Halbuki bir takım dış haber- yorumlarına bakılırsa, Suûdî rejimi, bu cinayeti örtbas etmek için Erdoğan’a da yaklaşmış ama Erdoğan, ‘Rüşvet mi teklif ediyorsunuz?’ diyerek elinin tersini göstermiştir. Eğer öyle yapmayıp da farazâ, Trump gibi davransa ve milyarları alsaydı, ondan sonra bu durum dünyada nasıl aleyhte kullanılırdı görülürdü. USA emperyalizminin şefi yapınca, dünya sus-pus!.. *** Şimdi, Trump, Arjantin’in başkenti Buenos Aires’de bu ay sonunda yapılacak olan ‘G-20 Liderler Toplantısı’nda M. bin Selman’la görüşebileceğini bile söyledi. O öyle der de Rusya lideri Putin ondan geri mi kalır. M. bin Selman’la görüşebileceğini o da açıklayıverdi. Anlaşılıyor ki, haramîler arasında parsa toplama ve pastadan pay kapma yarışı vardır. Aslan payını ise sadece kendi aralarında bölüşürler. *** Yazık ki, böyle bir zâlim dünyada yaşıyoruz. Cemâl Kaşıkçı’nın öldürülmesi karşısında suçüstü durumuna düşen Suûd rejiminden alması gereken haracı aldıktan sonra, onu temize çıkarma ve hattâ dünyayı o rejime minnet duyacak duruma getirme taktikleri de yine o haramî başlarının yetki alanındadır. Ama Amerika, Rusya vs. bütün emperial güçler ve onların kuklalarına kadar her birisi, hele de Müslüman halklardan onbinlerce, yüzbinlerce sivil insanı gözlerini kırpmadan ve zevkle katlederler. *** Nitekim Trump denen kişi, şimdi de ‘Pakistan’a artık milyarlarca dolar vermeyeceğiz’ diyor; sanki bu zamana kadar lütfediyorlarmış gibi.. On yıllardır, hele de Amerikan emperyalizminin mazlum ve mağduru olmuş olan Pakistan halkına, kardeşlerimize yönelik olarak da ‘ahmaklar’ ifadesini kullanarak.. Hakarete uğramış 200 milyona yakın Pakistanlılardan ayrı düşünülemeyecek olan bir Müslüman olarak, bu sözü bu firavun müsveddesine aynen iade ile dünyayı ‘ahmak’ yerine koyan kişinin aynaya bakmasını tavsiye ediyorum. Stargazete