Dr. Kimbil’ı benim kuşağım bilir.. Yeni bir kaçak dizisi ile karşı karşıyayız. Savcı Öz kaçacak polis kovalayacak..

Savcı nasıl kaçtı, bu bir muamma. MİT’in bilgisi varsa niçin izin verildi. Yoksa o daha vahim bir ihtimal. Böyle birinin izi nasıl kaybedilebilir. 3. ihtimal daha anlaşılır. Kaçmalarına izin verilmiş olabilir.. Bakalım bunlara hangi ülkeler sahip çıkacak, nereye gidecekler  kimlerle görüşecekler, ne yapacaklar.. İlk hedefleri Gürcistan üzerinden Ermenistan oldu.. 3 savcı ortalıkta yok. Öz aileden bir hanımla birlikte çıkmış bu yolculuğa. İlk bilgilere göre yeşil pasaport kullanmışlar. Arandıklarına göre pasaportları iptal edilmiş olması gerek. Dolayısı ile hareket alanları çok sınırlı.

Savcıların Rize’ye karadan geldikleri biliniyor ama, nasıl ve kimlerle geldikleri bilinmiyor. Çantalarında ne taşıdıkları da.

Savcılar, haklarında arama kararı verilmeden hemen önce yola çıktıklarına göre, başlarına gelecekler konusunda birileri kendilerini uyarmış olmalı. Sadece uyarılmakla kalmamış, çıkmaları gerektiği konusunda ikna edilmiş olmalılar. Çünkü daha önce gitmeyeceklerini söylüyorlardı. Öz’ün Türkiye’yi terketmesi örgütün artık kendilerini güvende hissetmediklerinin bir işareti.

Paralel cephede başlayan çözülmenin PKK ve DHKP-C, DAEŞ cephesinde de kendini göstermesi bekleniyor.. Erdoğan’ın son açıklamaları yönetimin bu konuda kararlılığını gösteriyor.. Birileri siyasi belirsizliği fırsat olarak görse de, Ankara taviz vermeyecek.

Suriye’de güvenli bölge oluşturulması konusunda sağlanan mutabakatın ardından Ankara’nın eli daha da güçlenecek. Misafirlerin güvenli bir şekilde kendi topraklarına dönmeleri mümkün olacak. Bunun anlamı PYD, DAEŞ ve Esed güçlerinin baskısı artık sona erecek.. Zaten Esed yönetimi artık ülkenin ancak % 20’sini kontrol edebiliyor. Lazkiye’de bile halk yönetime isyan etmeye başladı. Rejim güçleri her gün biraz daha geriliyor.. İran, Irak Şii yönetimi ve Hizbullah da bu bataklığa saplanmaktan korkuyor.. Gelinen noktada Nuseyriler için İran değil, Türkiye umut olarak öne çıkıyor.

Suriye konusu hal yoluna girdikten ve Türkiye üzerindeki terör saldırıları konusu kontrol altına alındıktan sonra Türkiye Irak’a yönelecek. Irak Kürdistan’ı, Musul ve Kerkük’ün güvenliği Türkiye’nin kendi iç güvenliği kadar büyük bir önem taşıyor. Türkiye de güvende değilse Irak Kürdistanı da hiç bir zaman güvende olmayacaktır.

Türkiye için de, Suriye için de, Irak için de yeni bir dönem başlıyor..

Kaçak savcılar aslında bu gelişmeleri gördükleri için çareyi kaçmakta bulmuş olabilirler. Savcıların rotası bir takım ülkelerin Türkiye ile ne kadar dost olduklarını gösterecek.

Aslında bu kaçaklar yüzlerini Pensilvanya’ya döndürebilirler.. Onların izleyecekleri yol, onlardan sonra gidecekleri için de yol gösterici olacak.

Aslında ilk kaçanlar bunlar değil. İş adamı, bürokrat, sivil toplum örgütü temsilcisi yüzlerce kişinin halen yurt dışına gittikleri ve bir daha da geri dönmedikleri biliniyor.. Gitmeyi bekleyen daha yüzlerce kişi de sırada bekliyor. Daha önce yurt dışında bulunupta bu olaylar patlak verince oralarda kalıp dönmeyenler var. Bunların bazıları bulundukları ülkelerin pasaportlarına sahip oldular bu arada. Şimdi Öz ile ilgili haberler, bu sayıları binlerle ifade edilen kişiler için referans oluşturacak.

Siyasi belirsizlik de artık şu günlerde netleşecek. Türkiye’nin yol haritası da belli olacak.

Selam ve dua ile.

yeniakit