Süryaniler

Roma’da bir giyim mağazasında arkadaşımla Türkçe konuştuğumuzu duyunca heyecanla yanımıza yaklaşan bir tezgâhtar, gencecik bir delikanlı, bozuk bir Türkçeyle Türkiye’den mi geldiğimizi sordu.

Evet dedik, gözleri parladı.

Kendisi de Türkiye’denmiş.

Seneler evvel İtalya’ya göç etmiş olan Süryani bir aileye mensupmuş.

Teferruatına girmek istemediği bazı problemler yüzünden göç etmişler.

Göç sırasında küçük bir çocukmuş daha.

 

İtalyan toplumunda büyüdüğü ve İtalyan okullarında okuduğu için ne yazık ki Türkçesi yetersizmiş, kusura bakmamalıymışız.

‘Ne kusuru?’ dedik, ‘Sen de Türkçen de başımız gözümüz üstüne’.

Zaten lisan-ı hali yetiyordu Türkiye’ye ve Türkiyelilere muhabbetini ifadeye.

***

Gaziantep’te Dicle-Fırat havzası ile ilgili bir konferansta, bu havzanın rengârenkliğini üstüne titrememiz gereken bir zenginlik olarak anlatırken Süryanilere de iltifat etmiştim.

Konferanstan sonra yanıma gelen bir Süryani candan teşekkür etti ve bazı problemlerin sona ermesi için bu anlayışın yaygınlaşmasını dilediğini söyledi.

O da “bazı problemler”in teferruatına girmedi.

Süryanilerle karşılaşmalarım ne yazık ki sadece bunlardan ibaret.

Birincisi 1994’te, ikincisi 2005’te gerçekleşen bu iki karşılaşmadan edindiğin intiba:

***

Türkiye’ye aidiyet ve bağlılık duyan, ama bu hususta içlerinde bir ukde bulunan; o ukdeyi ister istemez belli eden, ama o ukde hakkında uzun uzadıya konuşmaktan çekinen insanlar…

Çekingenlikleri içimi acıttı.

‘Süryani olduğumuz için çektiğimiz sıkıntıları anlatırsak yanlış anlaşılabilir ve daha çok sıkıntı çekebiliriz’ diye düşündüklerini hissettim ve onlara emniyet hissi verememekten muzdarip oldum.

***

Son senelerde Türkiye’deki Süryanilerle ilgili birçok esenlik haberi aldık, çok şükür.

Evvelce gasp edilmiş olan kilise, manastır, mezarlık arazilerinin Süryanilere iadesi gibi…

Avrupa yahut Suriye’den Türkiye’ye geri dönen Süryanilerin buradaki durumdan memnuniyeti gibi…

İstanbul’da –cumhuriyet tarihinde ilk olarak- bir Süryani kilisesinin inşası için düğmeye basılması gibi… 

Tarihî önemi haiz harikulade gelişmeler.

***

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, evvelki gün Mor Efrem Süryani Kadim Kilisesi için düzenlenen temel atma töreninde bu kiliseyi “İstanbul için yeni bir zenginlik” olarak gördüğünü söyledi ve “Coğrafyamızın kadim evlatları olan Süryani toplumunun diğer tüm meseleleri gibi ibadet ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlamak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin görevidir” dedi.

İsabet.

Bu gidişle Süryanilerin içindeki ukde ortadan kalkacak inşaallah.

Bu yazı toplam 1201 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar