Hırçın halleri ve garip etkinlikleriyle nevi şahsına münhasır bir topluluk olarak yollarına devam eden Biz Kaç Kişiyiz'ciler, en iyi bildikleri alanda, provokasyonda yeni bir atak sergiliyorlar. Grubun sitesinde, 2 Temmuz 1993 tarihinde Madımak Oteli'nin yanmasıyla meydana gelen olaylar iddialı bir sıfatla "soykırım" olarak tanımlandı.

KIŞKIRTICI BİR DİL

Site yöneticilerinden Nuran Ertuna tarafından kaleme alınan "Karanlık 2 Temmuz 1993 Madımak Katliamı" başlıklı yazıda, kışkırtıcı bir dil kullanıldı. Yazıda, şu değerlendirmelere yer verildi: "Aralarında; Asım Bezirci, Metin Altıok, Behçet Aysan, Muhlis Akarsu, Hasret Gültekin, Nesimi Çimen gibi aydın ve sanatçıların bulunduğu
33 kişi Sivas - Madımak Otelinin benzinle ateşe verilip yakılması sonucu yanarak hayatını kaybetmiştir.

SİVAS "SOYKIRIM KENTİ"

Bugün Utanç Müzesi olması gerekirken, Madımak Oteli et lokantası yapılmıştır. O gün yanan canlar, bugün halen yenmektedir. Şair Behçet Aysan'ın kızı Eren Aysan: 'Gerçeğin rengi gridir. Madımak otelinin dumanları yükselirken gri haliyle, gerçeklikle karşı karşıya olduğumuzu gördük. Orada et lokantası açıldı. Hiç soykırım kentinde et lokantası açıldığını gördünüz mü? Nesimi Çimen'in oğlu sanatçı Mazlum Çimen:
'Bir toz bulutu oluştu, çok şey kaynadı gitti. En acı olanı, olaydan sonra toplumun
daha da muhafazakarlaşması. Daha aydınlıktık, 1993' ten önce. Orası ocakbaşı yapıldı. Katliam utancını bile utandırabilecek boyutta bir utanç."

"LAY LAY LOM BELDESİ" BODRUM'DA MİTİNG!

Bu arada, Biz kaç Kişiyiz'ciler ilginç bir mitinge de imza atmaya hazırlanıyorlar. Bütün bir yaz boyunca sınırsız eğlenceleriyle bir sefahat ve alkol merkezine dönüştürülmeye çalışılan Bodrum'da 2 Temmuz günü Sivas Mitingi düzenleyecek olan güruh, üzüntü verici bir olayın anma yeri olarak Türkiye'de eğlencenin merkezi olarak tanınan bir beldeyi seçerek, gerçeklerden ne kadar kopuk olduklarını bir kez daha gösterdiler.

AMAN YAHUDİLER DUYMASIN

Öte yandan Tuncay Özkan'ın ekibinin Madımak Otel'de meydana gelen olayları "soykırım" ilan etmesinin Yahudiler'in tepkisini çekme ihtimali var. Başlarına geldiğini iddia ettikleri "soykırım"ın dünya üzerinde "biricik" olması için aşırı bir özen gösteren Yahudiler, bu doğrultuda İkinci Dünya Savaşı sırasında yaşananları tarihî gerçekler ışığında "Soykırım mı değil mi?" sorusu eşliğinde ele alınmasına yönelik en masum girişimlere bile sert tepki gösteriyorlar. Aynı şekilde, Ermeniler'in yaşadıklarını öne sürdükleri "soykırım" iddialarından da Yahudiler hazetmiyor. Zaman zaman ABD yönetimi nezdinde "Ermeni soykırım tasarısı"nın Kongre'den geçme ihtimali belirdiğinde Yahudi lobisinin Ermeni tezlerinin karşısında yer alması, kendi "soykırım" iddialarının yanına rakip çıkartmama isteklerinden kaynaklanıyor.



habervaktim