CIA'nın Favori Prensi ve ABD Aşkı
Prens Bandar bin Sultan, Amerikan hava üssü üzerinde akrobasi eğitim aldığı zaman ABD'ye aşık oldu.
Haaretz / Zvi Bar'el
Zvi Bar'el Haaretz Gazetesi Ortadoğu analisti.Washington'da muhabirlik yapmaktadır.
Prens Bandar bin Sultan. O Arap Bahar'ından memnun değil
22 yıl süren bir görev süresi için Washington, Suudi Büyükelçisi seçildi. Büyükelçi seçildiği zaman romantik aşk birkaç yıl sonra yenilendi.
Geçen hafta, 2005 yılından bu yana düzenlenen, Milli Güvenlik Konseyi'nde Genel Sekreterlik görevinden Kral Abdullah tarafından Suudi Arabistan İstihbaratı başkanlığına atandı.
Suudiler 'en önemli güvenlik kurumuna Bandar'ın atanması bir tesadüf değildir.
Birincisi, Bandar krallığa çok bağlı kalıyor. Ancak Suudi Arabistan, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın siyaset sahnesini bir şekilde bırakması ve Suriye bir savaş alanı haline geldikten sonra, Suriye'nin sonraki aşaması için hazırlanıyor olmasıdır. Atamanın başlıca nedeni bu olarak göülüyor.
Washington'ın bakış açısından, Bandar'ın atanması önemli bir haber. Tabii, eşi El Kaide eylemcileri ve onun bağlantıları hakkında on yıl önce Kongre tarafından incelenmiştir. Ancak Bandar CIA'in adamı olarak kabul edilir.
2005 yılında Lübnan Başbakanı Refik Hariri suikastı sonrası Suriye ve Hizbullah'a karşı Suudiler 'in sert duruşunu şekillendirmiştir.
Bahreyn Tahrir Meydanı
Devrimler patlak verdiğinde, Bandar, Suudi Arabistan'ın Körfez ülkelerinin içişlerine müdahale olarak algılanan "Şii isyanı" bastırmak için Bahreyn'e asker gönderilmesine destek verdi. Suudi Arabistan da Mısır merkez bankasına bir teminat olarak fazladan 3 milyar doların yatırılması, Kahire'de yeni rejimi desteklemek için hızla hareket ediyordu.
Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Morsi bu yardımın Müslüman Kardeşler için şöyle dursun, Suudi Arabistan'ın Tahrir devrimine büyük bir sevgiden kaynaklanmadığını çok iyi biliyor...
Bandar, Suriyeli isyancılara para vermesi ve hatta onlar için silah satın almak için kararın arkasındaki birisi olduğu belirtiliyor.
Suriye'de Suudi politikası ABD ile yakından koordine edilmektedir; iki ülke (İsrail gibi) Arap tabanından ayırmak İran ve Hizbullah'a silah akışını yavaşlatmak istiyor. Bu hedefler İran gözden atlanmış değil, bu nedenle Tahran, Irak ve Kuzey Irak Kürt bölgesinde konumunu güçlendirmektedir. Ayrıca, Suriye muhalefeti haberlerine göre, İran Avrupa'daki isyan temsilcileri ile gizli temas halinde.
Tevhidhaber.com için çevrilmiştir