Said Duveykat /fiem

Çirkin bir eylem işleyen birinin, zamanın geçmesiyle yaptığı eylemin zihinlerden silinmesi ve insanların bunu unutması için cinayet arenasından uzak durması kurnaz canilerin âdetidir. Onlar da "gözden ırak olan gönülden ırak olur" ilkesine inanıyor. Bir insanın yaptığı çirkin eylemden sonra hiçbir şey olmamışçasına hareket etmesi, boynuzlarıyla gerçeklere çarpmaya devam etmesi, kirli çamaşırlarını temizlemesi için Museylemetu'l-Kezzab ve Abdullah bn. Selul'un bütün oyun, entrika ve yalanlarına başvurması gerekir. Ancak çağımızdan üçüncü bir sınıfın çıkıp işledikleri çirkin eylemleri savunacak şekilde açıklama yapmaları aptallığın başka bir şekli olsa gerek.

Kristal gibi şeffaf (!) olan Feyyad hükümetine bağlı Sosyal İşler Bakanlığı, milyonlarca doları heder etmesiyle ilgili yayınlanan yolsuzluk raporlarının ardından bir açıklama yaparak "raporda yayınlanan bilgilerin doğruluğu bir yana, gelen paralar raporda iddia edildiği şekilde söz konusu yerlere harcanmamıştır. Harcanan paralar bakanlığın talimatı ile yetkisi dâhilinde olan yerlere sarf edilmiştir" dedi.

Ne demek rapordaki bilgilerin doğrulu bir yana bırakılırsa? Raporlarda yayınlanan bilgiler, rakamlar ve veriler doğru olduğu için yayınlanmıyor mu? Verdiğiniz bu yetersiz ve rezil cevap raporda ifade edilen hususların doğruluğunu göstermiyor mu? Verilen cevapta kesinlikle ret yoktur. Bu bakanlıkta yolsuzluğun olduğunu göstermiyor mu? Bakanlığın onayı olmadan milyon dolarların uçtuğunu göstermiyor mu? Bu paralar nereden geldi ve bunların dağıtılmasını kim istedi? Bakanlık, bu paraların kendi ismiyle dağıtılmasına nasıl göz yummuştur?

Fakirlerle muhtaçlar için oluşturulan ve bunlara hizmet etmesi gereken bir bakanlık nasıl olup da birkaç kişinin hizmetine girmiştir. Bakanlıktakiler ve yakınları Karun gibi yaşarken, bakanlığın hizmet etmesi gereken Filistinliler ise bulabilseler ancak tavukların ayaklarını bulabiliyor. Acaba gece etkinliklerine ve spor faaliyetlerine harcanan paralar da fakirler için kurulan bakanlığın görevleri arasında mıdır? Bu tür yerlere milyonlarca dolar harcanırken, fakirler de bir lokma ekmek için kuyruklara yetişme maratonu sürdürüyor.

Bu bakanlıkta yolsuzlukla ilgili verilen rakamlar, yaşanan yolsuzluğu gösterirken, rakamlar aynı zamanda yirmi dördü bulan diğer bakanlıklardaki yolsuzluklara da ışık tutuyor. Bu şekilde müsrif, duyarsız ve halkını göremeyen bir güruh oldukça halkın maaş rakamlarıyla oynanması, kesilmesi ve geciktirilmesi tuhaf karşılanmamalıdır.

Sayın bakan bu yolsuzluklar siz çiftçi bir aileden geldiğiniz halde yapılıyor, peki siz burjuva bir aileye mensup olsaydınız bakanlığınızdaki yolsuzluğun boyutu ne olacaktı?

Sonuçta, yolsuzluğu savunmak, onu mazur görmek yolsuzluktan daha az çirkin değildir. Açığa çıktıktan sonra yolsuzluğu savunmak yolsuzluğun ta kendisidir.