Kadir Gecesi...

Kadir Gecesi...

Allah"ım Sana yakışan af, ihsan ve bağış, bize yakışan ise günah, isyan ve hata...

Enfal Suresinde, "Kâfir olanlara söyle, eğer küfürlerinden-inkârlarından vazgeçer, iman ederlerse, geçmiş günahları bağışlanır" buyurdun. İnkâr ehlinin ağzından çıkan bir kelime-i tevhid, Seni razı etti. Sen en iyisini biliyorsun ki, kalbimizden, dilimizden çıkan şahadet kelimesi uğruna, kulların hayatlarını ortaya koydular. Bir asra yakındır, inançlarından ve ibadetlerinden dolayı dışlandılar, kaldırılana kadar 163. Madde ile binlerce kulun hapishanelere girdi. Binlerce kulun kıyafetleri sebebiyle zulme uğradı. Binlerce kulun renk ve dil farklılığı sebebiyle aşağılandı... Tüm bu baskı, dayatma ve zulme rağmen, ne senden, ne de kelime-i tevhidden dolayı geri adım atmadık, kınayanların kınamalarına prim vermedik ve bugünlere geldik. Bu gecede inmeye başlayan Kur"an"ın hatırı için, biz günahkâr kullarını da bağışlar mısın Ya Rabbi... Yaşamış olduğumuz ülkenin, sınır ötelerinde olan ülkeleri ve ülke halkını, kendi ülkemiz ve kendi insanımız bildik, bilmenin ötesinde bağrımıza bastık. Nişanlı kızımızın nişan yüzüğünü, okuyan öğrencimizin cep haçlığını, alnı secdeye varan kullarının zekât ve fitrelerini, mübarek ay hürmetine kalplerini yumuşattığın nice zengin insanların verdiği yardımlarını görüyorsun. Her biri toplumsal barış için birer adım olan, damla olan, ırmak olan bu gönül zenginliğimizi, bir daha fakirleştirecek söz ve tavırlara mağlup ettirme Yarabbi. Mahiyetini bilemediğimiz birçok doğal afetlerle biz kullarını buluşturdun. İntikam almak için değil, Sana dönmek, kitabına dönüş yapmak, küfürden, şirkten ve nifaktan ve haramlardan, günahlardan bizleri uzak tutman için belalarla, afetlerle tanıştırdın. Hiç birimiz isyan etmedik Sana. Senelerce yaptığımız vaaz ve nasihatlerle 2 milyar kulunun birbirleri ile iletişim içine girmediğini biliyorsun.

Yazı'nın Devamı İçin TIKLAYINIZ