Kerry Hizbullah'ı Dağıtabilecek Güçte mi ?

Kerry Hizbullah'ı Dağıtabilecek Güçte mi ?

Hizbullah hiçbir zaman, Suud'un Hizbullah'ı Lübnan yönetiminden uzaklaştırma çabalarını anlamış değildir...

Kerry ‘nin Riyad'da yaptığı konuşma, zafer konuşması ile bardağı taşıran Seyyid Nasrallah'a reddiye sunma çabasıdır.

Amerikan Dışişleri Balanı John Kerry , ülkesinin Hizbullah'ın, Lübnan'ın geleceğini kontrolü altına almasına izin vermeyeceğini söylediği zaman, bir kez daha Hizbullah'ın, Amerika'ya karşı hissettiği husumet duygularını körüklemiş ve bazılarını da Amerika'nın bu kelamı üzerine yeni hayaller kurmaya teşvik etmiş olabilir. Hatta Lübnan ve bölgede terazinin kefesinin bir öteye bir beriye doğru meylettiği bir dönemde, bölge denklemlerinin tam ortasında beklenenden daha çok derin bir çukur oluşturabilir.

Bazıları Kerry 'nin bu sözünü, Amerika'dan Hizbullah'a giden sert bir uyarı mesajı olarak okumuş ve Amerika'nın bunu, Suudi Arabistan'ın Hizbullah'ı dışlamasından yola çıkarak onu cezalandırma çeşidi olarak algılamıştır. Bazıları daha iyimser bakarak Kerry ‘nin bunu sözlü ifade etmesinden, Lübnan'da sahayı Suud'a bırakacağı işaretini sezmişlerdir. İlerleyen günler bir yere kadar bu sözlerin ne mana ifade ettiğini bize gösterecektir.

Fakat bazı pozitivistler ise okumalarını şu maddeler etrafında yoğunlaştırmıştır:

1- Bu ifade Amerika'nın geleneksel çizgisinden sapmadığını gösteriyor. Zira geçmişte de bu sözleri çok duyduk. Fakat yeni olan, tam da Suriye kulvarında yediği darbeden dolayı soğuk olan Amerika- Suud ilişkilerinin yeniden eski sıcaklığına kavuşması için görüşmelerin yapıldığı bir zamanda Riyad'da söylenmesidir.

2- Kerry ‘nin bu sözünün ne Washington- Riyad ortak gündemiyle alakası ne de gerçekçi bir yanı var. Tabi bölgesel ve uluslararası böyle hassas bir dönemde Kerry ‘nin bu sözleri farklı bir tercümeye tabi tutulmazsa.

3- Washington, Lübnan'da gücünün sınırını ve konumunu iyi biliyor. O aslında Hizbullah'ı Lübnan'da sadece yönetimden ve siyasi hayattan uzaklaştırmak istemiyor, asıl istediği Hizbullah'ı tamamen ilga etmek. Tabiri caizse haritadan silmek. Eğer buna gücü yetse bir an bile durmazdı. Fakat Amerika hali hazırda Hizbullah'ı tahrik edip gerilimin tırmanmasını istemiyor; çünkü Lübnan gerçekliğinde buna yetecek bir gücü yok.

4- Suud Lübnan gerçeklerini elinde tutma çabasında, fakat bunda başarılı olmuş değil. Suud, Lübnan'ı Hizbullah'ı zapt edecek en uygun saha olarak görüyor. Fakat Hizbullah'ı sakinleştirmeye, kuşatmaya ve Suriye'den çıkarmaya güç yetirebilecek mi? Ki bütün Dünya'nın bundan aciz kaldığı bir zamanda ve Hizbullah'ı aktif siyasetten uzaklaştırma çabaları da suya düşmüşken.

5- Washington bölgeyi ilgilendiren tüm dosyalardan elini eteğini usulca çekmeye çalışıyor. Suriye krizini Rusya ve İranlılarla çözmeyi planlıyor. Ne dersiniz bütün bu maddeler siyasetine, çıkarlarına ve müzakeresine ters düştüğü için mi?

6- Kerry ‘nin sözü bazılarına, sanki ortada Suud Ve Amerika'nın Hizbullah'ı Lübnan'da yönetimden uzaklaştırma amacını anımsatırken, diğer bir gruba göre de Hizbullah'a savaş kartının oynanması anlamına geliyor.

7- Kerry'nin sözlerinin açılımından ortada olmayan bir mesele hakkında konuştuğu anlaşılıyor. Eğer Suudileri tatmin etmeyi kast etmişse, bu vehimden öteye geçmez. Ve vatanın birliği için savaşan bir Hizbullah'ın sözlüğünde yönetimin geleceğini başkalarına bırakmak gibi bir cümle yok.

8- Lübnan tarih boyunca suların durulmasını bekleyen bir ülke olmuştur. Lübnan er ya da geç sadece Hizbullah'ın sözünün geçerli olduğu bir belde değil bütün siyasi oluşumların ortaklaşa Lübnan lehine karar verdiği bir yapıya kavuşacaktır. Kerry ‘nin Riyad'da yaptığı konuşma, Amerika'nın Suud'a güzel görünme çabası dolayısıyla değil, zafer konuşması ile bardağı taşıran Seyyid Nasrallah'a reddiye olsun diye yapılmıştır.

Hizbullah hiçbir zaman, Suud'un Hizbullah'ı Lübnan yönetiminden uzaklaştırma çabalarını anlamış değildir. Hizbullah siyasi çalışmalarını bu çabalar karşısında askıya alacak değildir. Seyyid Hasan Nasrallah yaptığı son konuşmasında, Suud'u büyük ya da küçük yenilgi ve hüsranı seçme konusunda muhayyer bırakmıştır.

 

Nebil Heysem

İsrahaber