Torbanız Ne Zaman Dolacak?
Anlatılır ki, İsrailoğullarından bir katil adam öldürmeye devam etmekteydi...Ümmetimizin Firavunlarının da acaba torbaları doldu mu? Hesaba çekilecekler mi? Yakalanıp kovulacaklar mı?
Anlatılır ki, İsrailoğullarından bir katil adam öldürmeye devam etmekteydi. Karısı ise onu yaptığı işin kötü sonucuna karşı uyarıyordu. Adam karısına, "Yaptığımdan dolayı cezalandırılacak olsaydım şöyle yaptığım gün, böyle yaptığım gün cezalandırılırdım" dedi. Karısı da ona, "Torban hâlâ dolmadı mı?" dedi. Gün geldi, katilin torbası doldu. Hesap verme vakti gelmişti. Yakalanıp asıldı. Karısı önünden geçerken, "İşte şimdi torban doldu" dedi.
Ümmetimizin Firavunlarının da acaba torbaları doldu mu? Hesaba çekilecekler mi? Yakalanıp kovulacaklar mı? Geri kalanlara da sıra gelecek ve Allah onlarla kalplerdeki öfkeyi giderecek ve gönüllere şifa verecek mi?
El-Cezire kanalında Mısırlı bir vatandaşla yapılan röportajı dinledim. En büyük canilerden birinin, Habin El-Adili'nin yargılanması hakkında yorumda bulunuyordu. El-Adili; haddi aşan, zulmeden ve yeryüzünde çokça bozgunculuk yapan, bu nedenle Allah'ın kendilerini hiç beklemedikleri bir yerden yakaladığı kişilerdendi. Mısırlı vatandaş tüm saflığıyla şöyle diyordu: "Onu görünce ağladım." Sonra şunu ekledi: "Bu olay bana yaptığı zulmü hatırlattı. Hiçbir suçum yokken beni on sekiz ay hapsetmişti."
Şimdi yaptıklarının cezasını çekme sırası ona geldi. Haksız yollarla biriktirdiği malı ona hiçbir yarar sağlamadı. "Bunun telef olacağını hiç sanmıyorum" diyor gibiydi. Bugün ise "Malım bana bir yarar sağlamadı" (69 / el-Hâkka / 28) der hale geldi. İnsanlara boyun eğdirdiği ve insanları köleleştirdiği saltanatı da ona fayda vermedi. Sanki "Gücüm de yok olup gitti" (69 / el-Hâkka / 29) diyordu. Çevresindeki ileri gelenler ve efendileri de ona destek olmadılar. Bilakis onu terk ettiler ve ateşe attılar. Allah Teâlâ onlar hakkında şöyle buyurur: "İşte o zamanda, kendilerine uyulanlar, kendilerine uyanlardan uzak olduklarını bildirirler ve aralarındaki bütün bağlar da kesilir." (2/el-Bakara/166) Ve yine şöyle buyurur: "Derler ki: "Rabbimiz! Biz efendilerimize ve büyüklerimize itaat ettik onlar da bizi yoldan saptırdılar." (33/el-Ahzâb/67)
Acaba mazlumlar cellatlarının hesaba çekildiğini görüp mutlu olacaklar mı? Dinlerini, dünyalarını ve gerçek çıkarlarını asılsız bir karşılığa satanların torbası doldu mu? Hiç şüphesiz torbalarının dolduğu gün onlar için oldukça zor olacaktır.
Çok kez sesler Rablerine yönelerek "Ben yenik düştüm, yardım et!" (54/el-Kamer/10) diye yakardı. Bazıları belki işlediğimiz bir günah yüzünden Allah'ın dualarımızı kabul etmeyeceğini sandı. Belki de bizim bilmediğimiz bir durum vardı. Mazlumların dillerinden Rablerine yakarış düşmüyordu. Dualarının niçin kabul edilmediğini anlayamıyorlardı. Fakat kısa görüşlü kimse sadece burnunun önünü görebilir. Basiret sahibi uyanık kimse ise işlerin sonlarına göre değerlendirildiğini bilir. Zalim belki bir süre musallat olabilir Fakat bu süre ne kadar uzun olursa olsun kısadır. Rahimden mezara kadar bir süreyle sınırlı maddi ve dünyevi beklenti kadar kısadır.
Bilinçli ve hikmetli kimse, olayın savaşta bir galibiyet almaktan daha büyük olduğunu ve her şeyin orada bitmediğini bilir. Olayın bundan çok daha ötesinin olduğunun farkındadır. Hayatı daha uzun görür. Şimdi elde edemediğimizi gelecekte elde edebileceğimizi bilir. Onu ya biz elde ederiz ya da bizimle aynı kandan olan olanlar değil aynı yoldan yürüyen mirasçılarımız elde edecektir.
Emced Diriyye